Volume 4, No 1, Spring 1994 |
Rusya Liberal Demokrat Partisinin baskani Vladimir Jirinovski son üç ay içinde Türk basininda oldugu gibi dünya basininda da Rus irkinin üstünlügünü savunan Siyonizm düsmani düsünceleriyle sikça yer aldi. Bu yazida Jirinovski'nin tek basina bir fanatik olmadigi, Yeni Dünya Düzeni içinde belirli görevleri üstlenmek üzere ortaya çikarilan bir oyuncu oldugu tezi savunulacak.
Soguk savasin bitimi ve tekmerkezli Yeni Dünya Düzeni'nin oturtulma asamasina kadar geçen sürede, batili ve batinin ekonomik kültürel etkisi altindaki devletlerin içinde yasayan halklarin büyük bölümü, Yahudi/Mason kontrolü altinda bir dünya devletini bilinçsizce kabullenmeye hazir duruma getirildiler. Sosyal yapilarin ve toplumsal geleneklerin bütünüyle degistirilmesi, basin, eglence ve sanat ortaminda yogun beyin yikama, toplumlari güdecek üst ve alt Masonik örgütlenmelerin tamamlanmasi gibi safhalari içeren, son iki yüzyil içinde gitgide rayina oturan bu karmasik sistem, Kuran'da Iblis'in Insanlarin çogunlugunu kendine tabi etmeye yemin ettigi sistemdir. Birlesmis Milletler Iblis'in devleti, Yahudiler çobanlar, Masonlar çoban köpekleri ve insanlik (en-nas) da sürüdür. En üst düzey Yahudi Hahamlar'in meclisi olan Sanhedrin'in aldigi kararlar sonucunda, devletin yapilanmasinin son asamasina gelinmistir. Ancak 20. Yüzyilin sonunda tamamlanmasi beklenen plan, beklenmeyen sorunlar yüzünden geride kaldi. Para piyasasi ve beyin yikamadaki basarinin aksine üçüncü dünya ülkeleri halklarinin örnegin BM'ce dogrudan yönetilecek Somali'deki gibi zaman zaman direnis göstermesi çesitli sorunlar çikardi. Müstezaf toplumlari mücadelelerinde birlestiren ideolojik Islam'in Liberalizm yada Marksizm gibi Yahudi/Mason kökenli olmamasi, en küçük psikolojik davranistan, büyük ölçekli sosyal kurallara degin tutarli ve uygulanabilir olmasi, tarihsel birikimi, Yeni Dünya Düzeni dedigimiz Yahudi dünya hakimiyeti planina ciddi bir engel olusturmaktadir. Jirinovski eger iktidara gelirse bu pürüzü ortadan kaldirma dogrultusunda üzerine düseni yerine getirecektir.
Rus halk yiginlari geleneksel olarak Yahudi'lerden hoslanmaz. Sovyetler'in kendini feshetmesi sonucu halkin büyük kismi, Ekim Devrimi'nin hemen hemen tamamiyle Yahudilerce yürütüldügünü, milyonlarca insanin katledildigi bu rejimin temel islevinin halki kolaylikla güdülebilir bir hale getirmek oldugunu idrak etmeye basladilar. Bunun sonucu artan bir Yahudi aleyhtarligi artik halki temsil etmeyi üstlenenlere de yansimaya basladi. Yahudi ve yeni kurulan Rus Mason localarinin kontrolü altina alinamayan basin kuruluslari Yeni Dünya Düzeni'nin ardindaki gerçekleri açikça yazmaya basladilar. Yayinlara aman zaman mahkeme karariyla (Siyon Protokolleri kitabi gibi) yasaklar kondu. Halkin bu tür bir tepki gösterecegini ve kontrol edilmesi güç hale gelecegini Yeltsin'in basa geçmesinden sonra tahmin eden Siyonistler, mevcut tepkiyi kendilerinden yana liderler sayesinde kendilerine yarar getirecek bir yöne sokma planini yürürlüge koydular.
Hosnutsuz halk kitlelerini sahte devrimlerle yönetme planinin en dramatik örnegi Hitler'in yükselisiyle örneklenebilir. Hitler Yahudi sermayenin yardimi ve Thule Masonik derneginin kanatlari altinda yükselirken toplumda yayginlasan Yahudi aleyhtarligini Siyonizmin yararina döndürerek, Siyonist olmayan Yahudi aydinlarin hemen tümünü ülke disina ve Filistin'e göç ettirdi; kalmakta direnen Siyonizm karsiti (alti milyonun çok altindaki) Yahudileri de katliam sonucu ortadan kaldirdi. Bunlari yaparken Filistinli Yahudi liderlerle yardimlasmalari belgelenen Hitler, isi bitene kadar bir kukla olarak kullanildi. Mussolini, Çavusesku, Stalin gibi taninmis diktatörler de Yahudi aleytarligini zaman zaman kullanmalarina karsin, Siyonizme hizmet vermisler, Yahudilerle evlenmisler, hatta Yahudi kani tasimislardir. Ayni gerçek Jirinovski için de geçerlidir.
Jirinovski'nin babasinin Yahudi oldugu iddialari bir an yayildi ancak ardindan konu kapatildi. Jirinovski'nin yalnizca babadan Yahudi olmadigi, kendini Yahudi kabul ettigi gerçegini kanitlayan 24/12/1993 tarihli Jewish Chronicle gazetesi bassayfasindaki "Bu hafta içinde Jewish Chronicle'ca elde edilen bilgiye göre Jirinovski 1983 yilinda Israil'e vize için basvurdu ve ilticasi için izin verildi" haberi göstermelik anti-Siyonist Jirinovski'nin Mossad'in güçlü istihbarat kaynaklarinca güvenilir bulundugunu ve çok az Rus Yahudisine verilen göç iznini elde ettigini gösteriyor. Ancak Jirinovski'nin karanlik geçmisi ve Türkiye'de KGB ajanligindan tutuklanmasinin yanisira, 1980'lerin sonlarinda militan Yahudilerle ayni ülküyü savunan bir insan olarak faal bir Siyonist oldugunu yine ayni kaynaktan ögreniyoruz: Shalom, Komünist yetkililerce 1980'lerde gelisen Yahudi bagimsiz hareketine bir alternatif olarak amaçlandi. Fakat dökümanlara ve sahitlere göre Vladimir Jirinovski, 28 Ekim 1988 günü teskilatin kurulus toplantisinda göründü ve Shalom'un, Sovyet hükümetinin bir propaganda araci olan Anti-Siyonist Komite'den bagimsiz bir grup olarak faaliyetlerde bulunmasini hararetle destekledi. Kurulus toplantisina davetsiz gelen Yahudi eylemciler o siralarda Jirinovski'nin yeni yetisen bir müttefikleri oldugunu varsaydiklarini söylediler. Shalom'un bir kurucu üyesi, "Jirinovski, biz bagimsiz Yahudi hareketi liderlerine daha yakindi" dedi. (Jewish Chronicle 24/12/1993 sahife 1)
Jirinovski eger önümüzdeki seçimlerde Yeltsin ve Rutskoy'u geçerek devlet baskanligini elde ederse ilkin Yahudilere baskiyi artiracaktir. Bunun sonucunda milyonlarca Sovyet Yahudisi Israil'e zorla göç ettirilecektir (alia). Zorunlu Rus aliasi Siyonizm'e hizmet edecek, Ortadogu'daki Yahudi nüfusunu artiracaktir. Ancak temel islevi, çok daha önemli olan Islam tehlikesine karsi Yeni Dünya Düzeni'ni korumaktir. Bunun için de Islam ülkeleriyle savasacaktir, gerekiyorsa konvansiyonel olmayan silahlari da kullanacaktir. Yeni Dünya Düzeni'nin göstermelik uygarligini ve demokratik degerlerini temsil eden Batili ülkelerin, sisteme olan inanç zedelenmesin diye yapmayacagi, Islami yasayan bir ülkeyi kara ordusuyla isgal gibi kirli islerin, asker sayisi ve nükleer gücüyle üstesinden gelebilecek durumdaki Rusya Milliyetçi bir diktatörlüge dönüstürülerek adeta dev bir Sirbistan olusturulacaktir. Zengin dogal kaynaklari olan Türk otonom bölgeleri ve su anki savunma bakani Pavel Graçov'un etkin politikasiyla Rus etki alanina geri gelen Orta Asya cumhuriyetlerini daha kapsamli bir Rus sömürüsüne açarak geçici olarak Rus halkin da destegini alacaktir.
"Tek istedigim yalnizca üç ülke: Afganistan, Iran ve Türkiye. Rusya, Islami yayilma, yani uluslararasi terör yayilmasindan dünyayi kurtarma gibi tarihi bir rol oynayabilir. Eger bu Islam tehlikesiyle, Asya tehlikesiyle mücadele etmezsek, ileride bir din tehlikesiyle karsilasiriz, sonunda bizi Sari Tehlike denilen seyin içinde bogacak din savaslariyla." (Time International, 27/12/1993 sahife 16)
Beyin kontrolü üzerine yapilanmis, Yeni Dünya Düzeni'nin islerligi için gelismekte olan ülkelerin günümüz bati kültürel etkisi altina girmesi gerekmektedir. Ideolojik Islam'in, Bati'nin, Rusya'nin ve Çin'in yanisira bir süper güç olarak belirmesi bütün dengeleri alt üst edeceginden bu gücün ortaya çikmasini engellemek için her tür yöntem kullanilacaktir. Bunlarin arasinda Pentagon'un yeni doktrini olan pasifize edici anti-halk hareketi teknolojisinin (geçici körlük yapan lazer flaslari, püskürtüldügünde sisip yapisan plastikler, son yil içinde gerekli ülkelere tanitilan benzeri silahlar) yanisira yedekte Vladimir Jirinovski ve sahte sistem karsitlari da beklemektedir.