Volume 6, No 3, Fall 1996

YILLAR

Zamanin yakinine ermek ve anlamak yillari
Öyle kolay degilmis meger bilmek sirlari
Gün, ay, yil deyip düsülen manasiz rakamlarla
Ögretilen, ibret alinasi tarih deyip kitaplarla
Yol alinir alemde nice bir devran döner ibretsiz
Hisse almaz o insan ki ömrün aslindan habersiz
Bir cüs-u gus içinde kosarken durup da bakinca
Aynalardaki hayaller ile hasb-i hal baslayinca
Zaman sayili olur o an, dakikalar da kiymetdar
Olmaya baslar birden tarihi anilardan hissedar
Hani o çok uzaklardaki zulümler degil çok geride
Sadece bir ömrün yarisi kadar veya az daha ziyade
Korkunun daglari bekledigi günler, kitliklar, açliklar
Ta ezelde degilmis demek ki, daha dün burdaymislar
Ak saçlilardan dinlenen masal gibi binbir nasihat
Hikmetler saklarmis ve de hak imis, geçti; heyhat!
Bir seyr-ü sefer halidir uzun sanirdik, adi da hayat
Bir hayal gibi uçup gidince aranir artik bir istimdat
Kis mevsimi çetindir hem nefisler hem halklar için
Laf-i güzaf kâr etmez bu meseleden ders almak için
Bu köprüden geçip de göçenler anlar isin hikmetin
Lakin mesele, geçmeden bilmek göçtüren kim? göçen kimin?

Saadet asri gurub vaktine ne kadar yakinmis alemin
Ömrün son demine sigmis o büyük inkilabi Efendimin
Asirlar nasil sigar anlara iste görüldü O'nda isbati
Bunu anlamaya bir kalp lazim, kalp ki olmamis kaskati
Bilinmezi anlamak mümkün ancak bilinene ederek kiyas
Bu anlamaktir, girift haller yolunda bir merhale-i has
Asl olan ermek künhüne üstüne yemin kilinan zamanin
Daha ötesinde, kiymetini aramak zamanda her anin
Var olan ile hasir nesirken görmek kayboldugunu
Bilinen ne varsa zaman namina, tek nokta oldugunu
Hikmetin idrak eylemek halkda nam salmis ezgilerin
Yollarinda yürüyerek yüzlerde yer etmis çizgilerin
Itip kenara hayat üzre anlamsiz sun'i kaygulari
Sonsuz kilabilmek sonlu sayilan günleri ve aylari
Vuslat türküleri söylemek ayrilik agitlari yerine
Sikletini hissedip omuzlanan yükün derinden derine
Teslim olmak yakici iklimlerden uçup gelen güllere
Rahmet yagdirmak mevsimsiz solmus artda kalan günlere

Yeniden yasayabilmek günleri asip da engelini varligin
Onabilmek zamanin yaralarini hani çok da uzak sandigin
O igdis edilmis halkin efkari umumisine bir hayal ugruna
Hayat-i fikrin canavarca hançerler sokulmus bagrina
Ilaç için bir damla gözyasi ve kan da koyabilmek nefsinden
Indi ilahide degerli olur belki alemde ne varsa hepsinden

Ölçebilmek yolun sonunu ayni imis sonsuzu anlamakla
Kapilar öyle geçilirimis, ölümü hayatin yerine koymakla
Aslini idraki ruh kusunun mümkün imis ancak azad olunca
Ten kafesini kirip musalla tahtina bir namazlik çikinca

(Eylül 96)